"Duygularınla Savaşma, onları dönüştür", dedik. Peki duygu nedir, his nedir? Günlük hayatta sıkça birbirinin yerine kullandığımız, ancak kökenleri ve beyindeki işleyişleri bambaşka olan bu iki kavramın derinliklerine inmek istiyorum: Duygu ve His.
Bazen içimizde bir sıkıntı hissederiz ama adını koyamayız ya da kalbimiz küt küt atar ama nedenini o an bilemeyiz. İşte bu anlarda bedenimiz ve zihnimiz aslında farklı diller konuşuyor. Gelin bu dili birlikte tercüme edelim. 👇
1. Kelimelerin Bilge Kökenleri: Hareket vs. Temas
📜 Etimolojiye baktığımızda atalarımızın bu farkı yüzyıllar önce sezdiğini görüyoruz.
- Duygu (Emotion): Latince "Emovere" kökünden gelir; yani "dışarı hareket ettirmek, çalkalamak." Duygu, bizi harekete geçiren biyolojik bir yakıttır. 🏃♂️
- "Duygu" kelimesi, Türkçe'nin en eski köklerinden biri olan "duy-" fiilinden türetilmiştir. Eski Türkçe metinlerde (örneğin Kutadgu Bilig) bu kök, sadece işitmek değil, genel olarak "sezmek, farkına varmak" anlamında kullanılır. "-gu" eki ise fiilden isim yaparak, bu sezme eyleminin sonucunda oluşan durumu tanımlar. Yani duygu, dış dünyadan gelen verilerin (ses, görüntü, olay) iç dünyamızda yarattığı yankıdır 👂.
- His (Feeling): Arapça "Hss" ve İngilizce "Feeling" kelimeleri "dokunmak, fiziksel temas etmek" köklerine dayanır. "Feeling" (His) ise Proto-Cermen dilindeki "foljan" ve Eski İngilizce "felan" köklerinden gelir; bu da "avuç içiyle dokunmak, yoklamak" demektir. Tıpkı Arapça'daki "his" gibi, "feeling" de fiziksel bir temas kökene sahiptir. Almancadaki "Gefühl" de benzer bir dokunsal kökene (fühlen) dayanır.
- Özetle; etimolojik olarak "emotion" bir eylem ve hareket iken, "feeling" ve "his" o hareketin üzerimizde bıraktığı dokunsal izlenimdir. 🌍
2. Nörobilim Ne Diyor? Beden Konuşur, Zihin Tercüme Eder
🧬 Ünlü nörobilimci Antonio Damasio'nun çalışmalarına göre;
- Duygu (Bedenin Tiyatrosu): Bir olay karşısında (örneğin ormanda bir ayı gördüğünüzde veya hoşlandığınız kişiyi gördüğünüzde) bedeninizin verdiği otonom ve bilinçdışı tepkidir. Kalp atışınız hızlanır, avuçlarınız terler. Bu, amigdala tarafından yönetilen hayatta kalma programıdır. ⚡
- His (Zihnin Perdesi): Beyniniz bu bedensel değişimleri fark edip, "Şu an kalbim çarpıyor, demek ki korkuyorum" diye etiketlediğinde his oluşur. Yani hissetmek, bedensel duygunun zihinsel farkındalığıdır. 🧠🎭
💡 Bu ayrımı bilmek bize muazzam bir güç verir. Çoğu zaman hislerimizi gerçeklik zannederiz. Oysa Lisa Feldman Barrett'ın dediği gibi, hisler beynimizin bedensel verileri geçmiş deneyimlerle yorumlamasıdır.
Bir dahaki sefere yoğun bir "şey" yaşadığınızda durup kendinize şunu sorun:
"Şu an bedenimde ne oluyor? (Duygu/Emotion)"
"Zihnim bu bedensel duruma hangi etiketi yapıştırıyor? (His/Feeling)"
Belki de o an hissettiğiniz şey "öfke" değil, sadece "yüksek enerji"dir ve zihniniz onu yanlış yorumluyordur. Bedenin sinyallerini doğru okumak, tepkisel değil, bilinçli bir yaşamın anahtarıdır. 🗝️
👇 Son zamanlarda bedeninin verdiği tepkiyle (duygu), zihninin ona yaptığı yorumun (his) çatıştığı bir an yaşadın mı? 💬🌱 Duygular ve hisleri daha kolay ayırt etmek ister miydin? 🖐️